Yabancı dil bilmek bir kabiliyettir zihin yapısı yanlış olduğu birkaç örnek ile ve bu zihin yapısının sebebini anlatmak istiyorum.
Birinci örnek olarak Afrikadaki Khoisan, Himba, Maasai, Tuareg, Wandala, Kenya, Ubang gibi kabileler verilebilir.
Bu kabilelerin özelliği, formal eğitime sahip olmadan çocukluklarından beri 3-5 dil konuşabilmeleridir.
Hem kendi kabilelerinin dilini, hem de komşu kabilelerin dillerini ve ülkenin resmi dilini gayet iyi konuşabiliyorlar ve bu onlar için sıradan bir şey.
Peki, başarılı bir şekilde dilleri öğrenmenin ve uygulamanın en önemli özelliği nedir biliyor musunuz?
Hata kavramının olumsuz anlamdan ziyade öğrenme kavramına yakın ve öğrenmenin bir parçası olmasıdır. Yani hata yapma korkuları yok.
İkinci örnek: “Çocuklar mı yoksa yetişkinler mi daha iyi yabancı dili öğreniyor?” konusunda yapılan araştırmalar.
Araştırmaların sonucu, yetişkinlerin yabancı dili öğrenmek için çocuklardan daha fazla kabiliyete ve veriye sahip olmasına rağmen, çocukların yetişkinlerden daha hızlı öğrendiğini gösteriyor çünkü hata yapmaktan korkmuyorlar.
Özetle, dil öğrenmek bir kabiliyet değildir. Burada disiplin çok önemlidir ve en önemlisi hata yapmaktan korkmamaktır.
Dile kolay tabii ki, ama bu kısmı çözdükten sonra gerisi daha kolay gelecektir.
Kaynaklar:
AFRİKADAKİ TAYFALAR:
Why Most African Kids are Multilingual - JC Niala
Multilingualism in Rural Africa - Pierpaolo Di Carlo, Jeff Good and Rachel Ojong Diba
TED TALKS:
Adora Svitak, yetişkinlerin çocuklardan ne öğrenebileceğini tartışıyor ve yaratıcılığı ve cesur düşünmeyi vurguluyor; bu da dil öğreniminde faydalı olabilir.
Iroda Saydazimova, çok dilliliğin faydalarını vurguluyor ve dil öğrenimini her yaşta benimsemeyi teşvik ediyor ve dil öğrenme konusundaki toplumsal algıların evrilebileceğini öneriyor.
Chantae Park, ikinci bir dili öğrenirken hata yapma cesaretinin önemini vurguluyor; bu, çoğu zaman çocuklarda görülen ve yetişkin öğreniciler için de faydalı olabilecek bir özelliktir.