Az önce bir öğrencimle görüştüm ve haftalık speaking uygulamalarında yaşadığı problemleri ele aldık. Öğrencim bu konuda benden çözüm önerisi istedi. Şimdi bu problemleri ve çözüm yollarını detaylıca inceleyelim.
Öğrencinin Yabancı Hoca ile Pratik Yaparken Yaşadığı Problemler
Çok Fazla Türkçe Düşünmek
Öğrenci, İngilizce konuşurken sık sık Türkçe düşündüğünü ve ardından bu düşünceleri İngilizceye çevirmeye çalıştığını belirtti.
Kelimeleri Anlamak Ama Cümleyi Bütünleştirememek
Hoca bir cümle kurduğunda, öğrenci kelimeleri anladığını fakat bu kelimeleri birleştirip anlamlı bir bütün haline getiremediğini ifade etti.
Bilinmeyen Kelimelerde Takılmak
Hoca bilmediği bir kelime kullandığında, öğrenci bu kelimeye takılıyor ve sonrasında söylenenleri kaçırıyor, odaklanmakta zorlanıyor.
Sorunların Sebebi ve İlk Yorumlarım
Öğrenciye ilk olarak 20 dakikalık speaking sürecinin yeterli olmadığını belirttim. Bir dilden başka bir dile geçiş süreci ve bunun için gereken süre göz önüne alındığında, 20 dakika oldukça kısa bir zaman dilimidir. Bu süreçte karşılaşılan problemler normaldir ve birçok öğrenci tarafından yaşanır. Bu durum, öğrenme sürecinin doğal bir parçasıdır.
Problemler İçin Çözüm Önerileri
1. Çok Fazla Türkçe Düşünmek
Okuma ve Yazma Çalışmaları:
Karşılıklı hikaye kitapları okuyun. Sol sayfada İngilizce, sağ sayfada Türkçe versiyon olacak şekilde ilerleyin. İlk başta Türkçe tarafına bakabilirsiniz, ama zamanla bu ihtiyacınız azalacak ve çeviriye daha az gereksinim duyacaksınız.
Yazma çalışmalarında, okuduğunuz hikayeleri özetleyin. İlk başta Türkçe düşünüp sonra İngilizceye çevirmeniz normaldir. Bu süreç zamanla doğrudan İngilizce düşünmenizi sağlayacak.
2. Kelimeleri Anlayıp Cümleyi Birleştirememe
Karşılıklı Hikaye Okuma Kitapları:
İngilizce cümleleri okuyun, anlamadığınızda Türkçe karşılığına bakarak anlamlandırın. Bu şekilde cümleleri birleştirme ve anlamlandırma becerisi gelişir. İlk başta Türkçe tarafa daha sık bakabilirsiniz, ama zamanla bu azalarak tamamen İngilizce okumaya geçeceksiniz.
3. Bilinmeyen Kelimelerde Takılmak
Dictation Çalışmaları:
Duyduğunuzu yazın. Bilmediğiniz kelimelerle karşılaştığınızda onları boşluk olarak bırakın ve devam edin. Bu şekilde beyninizi bilinmeyen kelimeleri bir kenara bırakıp bütüncül anlamaya odaklanmak üzere eğitebilirsiniz. Böylece bilinmeyen kelimeler sizi durdurmayacak ve cümlenin genel anlamını yakalayabileceksiniz.
Ek Çalışmalar ve Tavsiyeler
Speaking Öncesi Hazırlık: Speaking dersinizden 30 dakika önce, yaklaşık 15-20 dakika boyunca sesli okuma çalışması yapın. Bu, dilinizi "esnetir" ve sizi konuşmaya hazırlar.
Pasif Dinleme: Görüşmenizden önce, minimum 30-40 dakika boyunca İngilizce podcast veya bir MP3 kaydı dinleyin. Anlamaya çalışmayın. Bu, beyninizdeki ses haritasını aktif hale getirir ve konuşma sırasında daha hızlı adapte olmanızı sağlar.
Sonuç ve Tavsiyeler
Bu çalışmaları düzenli olarak yaptığınızda, başlangıçta yaşadığınız problemleri zamanla daha az yaşarsınız ve sonunda bu problemler tamamen ortadan kalkar. Bu süreç, speaking pratiğinizin daha kolay ve verimli geçmesini sağlayacaktır.
Tam olarak uzun bir süredir yaşadığım ve yenmenin yolunu bulamadığım durumdan bahsedildi. Zaten okuma, dinleme ve dictation gibi çalışmalara 1 aydır başlamıştım ama disiplinim zayıf olduğundan hergün yapamıyordum. Bu içerik beni motivede edebilir.