Yabancı Dili Öğrenme Sürecindeki Gelişim Tekrarı Gerektirir. Tekrar ise sıkıcı ve çoğu zaman hayal kırıklığına uğratan bir rutinden geçiyor. Bu konuda 3 kitaptan (The Art of Impossible, Chatter, The artist's way) sentezlediğim notlarımı 4 çözüm olarak paylaşmak istiyorum.
Çözüm 1 - Düşüncelerimizi Yönetebilmek:
Sıkıcı rutinimizi ve hayal kırıklıkları yönetebilmek için düşüncelerimizi yönetebilmemiz gerekiyor - Mental Hijyen. Yani, neye odaklandığımızı seçebilmek ve düşüncelerimiz konusunda farkında olabilmek.
Barbara Fredrickson'un yaptığı araştırmasına göre posizitiflik oranı 1:3'tür:
Her negatif düşünce için 3 pozitif düşüncemiz olması gerekiyor.
Pozitif düşünceler --> Pozitif duygular --> Daha geniş bir bakış açısı --> Daha kapsamlı ve geniş bir aksiyon planı --> Daha renkli bir rutin
Özet: Sıkıcı rutin kaçınılmazdır. Bunu daha renkli hale getirebilmek düşüncelerimizi yönetebilmekten geçiyor.
Çözüm 2 - Kendi Kendimize Konuşmak
Ethan Cross "Chatter" kitabında 1990 yılında yapalan araştırmayı örnek gösteriyor:
Kaygı anında içimizdeki sesle dakikada 4000 kelime ile konuşuyormuşuz. Normal konuşma hızımız ise dakikada 140 kelime.
Bu konuda Julia Cameron kendi kitabında Sabah Sayfaları adlı çalışmayı öneriyor. Sabah kalkar kalkmaz ilk 2 saat içinde en az 2 sayfa olacak şekilde aklınıza gelen tüm düşüncelerinizi, kaygılarınızı yazmak. Böylece negatif düşüncelerinizi kağıda "sabitlemiş" oluyorsunuz.
Şahsi deneyimim 2 sayfa yazdıktan sonra düşüncelerim berraklaşıyor ve günüme daha pozitif başlıyorum. Kendimi terapiden çıkmış gibi hissediyorum.
Özet: Kendi Kendinize yazarak konuşabilirsiniz, içinizdeki 4000 kelimelik kalabalık sesinizi dizginleyebilirsiniz.
Çözüm 3 - Şükür
Duyularımız saniyede 11 million bit'lik bilgi topluyor.
Beyin kritik olan bilgileri sıradan olan bilgilerden sürekli ayıklıyor.
Hayatta kalma öncelikli olduğu için beynimizde bulunan Amigdala aşırı derecede önyargılı, dolayısıyla her 9 bitlik olumsuz bilgi karşılığına sadece 1 bitlik olumlu bilgi algılıyor.
Müteşekkir olmak Amigdala'daki Olumsuzluk önyargısını değiştiriyor ve olumlu bilgiye daha fazla odaklanıyor.
Özet: Sabah sayfalarına ek olarak her gün 10 maddelik müteşekkir olduğunuz konuları kısaca yazın. Bana ilk başta zor geldi, ama yazdıkça bazı şeylere bakış açım değişti.
Çözüm 4 - Problem Algısı
Kullandığımız kelimeler ve anlamlar bakış açımızı şekillendiriyor. Bildiğimiz kelimeler ve anlam verdiğimiz manalar kadar düşünürüz. Problem kelimesini Türk Sözlüklerinde incelediğimiz zaman genelde olumsuz anlamlar çıkar:
Çözülmesi güç olan şey, Sorun, Başarısızlık, Hayal Kırıklığı
Fransızcaya, Rusçaya ve İngilizceye baktığımız zaman bu kelime "Görev" kelimesiyle eş anlamlı olarak gösteriliyor.
Dilde her kelime özeldir. Eş anlam yoktur. Eş anlamsı kelimeler vardır. Ve bir kelime farklı eş anlamına geçebilmesi için bir köprü olmak zorundadır.
Problem kelimesi Görev anlamına geçebilmesi için köprü görevini gören şey - soru sormaktır.
Probleminizi sorguladıkça, doğru soruları sordukça artık problem çözülebilir bir görev haline geçiyor.
Özet: Herhangi bir problemle karşılaştığınız zaman doğru soruları sormaya çalışın.
Enstein bu konuda şöyle diyor:
- Eğer dünyayı kurtarmak için bana 1 saat verilseydi, bunun 59 dakikasını problemi tanımlamak, 1 dakikasını da çözümü bulmak için kullanırdım.”
Aksiyon Planı:
Pozitif düşünün, bardağın olumlu tarafını görmek sıkıcı rutininizde sizi kazançlı çıkarır.
Yazarak düşünün. Sabah sayfaları için en az 10 dakikalık zamanınızı ayırmaya çalışın.
Her sabah müteşekkir olduğunuz 10 madde yazın.
Problemle karşılaştığınız zaman doğru soruları sorarak onu Göreve çevirin.
Sonuç:
Öğrenme Sürecindeki Tekrar sıkıcıdır, hayal kırıklığına uğramak an meselesidir.
Doğru zihin yapısı tekrarı daha renkli bir hale getirecektir.
Şu ana kadar elde edindiğimiz uzun vadeli başarılarımız doğru rutinler sayesinde olmuştur.
Huberman’in podcastinde Rutin ile ilgili beni cezbeden güzel bir kavram duydum - Rutin Mimarisi. Bu Kavram o kadar çok hoşuma gitti ki, sıkıldığım, vazgeçmek istediğim zaman bu kavramı aklıma getiriyorum. Rutinimi oluşturmak aslında bir nevi mimari ve sanat olduğunu düşünmek algımı değiştiriyor ve işime devam etmemi sağlıyor.
Sevgili hocam, rutin mimarisi ifadesine ben de bayıldım. Yaşamın tek başına bir anlamı olmadığını, bizim anlam ya da değer inşası için çabalamamız gerektiğini, bunun da ancak berrak bir zihinden süzülen düşüncelerle ve onlara eşlik ederek günbegün süregelen davranış örüntüleriyle, yani düşünce ve eylemlerin adeta ilmek ilmek dokunarak alışkanlıklara dönüşmesi sonucu olabileceğini düşünenlerdenim. Bu halin özeti için rutin mimarisi sahiden enfes bir tanımlama olmuş.
Discipline and perseverance and immersion.